Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), Şubat 2020’den bu yana ilk kez 250 baz puanın altına geriledi. Ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele ve yatırım ortamını iyileştirme konusundaki kararlı adımları, uluslararası piyasalarda güveni artırmaya devam ediyor.
EKONOMİK POLİTİKALARIN MEYVELERİ TOPLANIYOR
Son dönemde uygulanan para ve maliye politikaları, makroekonomik göstergelerde olumlu sinyaller veriyor. Özellikle enflasyonla mücadele kapsamında alınan tedbirler ve yapısal reformlar, risk primindeki bu düşüşün temel nedenleri arasında gösteriliyor.
Uluslararası derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’ye yönelik olumlu değerlendirmeleri, risk algısının düşmesine ve piyasalarda güven ortamının güçlenmesine katkı sağladı. CDS seviyesindeki bu gelişme, hem yatırımcılar için önemli bir pozitif sinyal hem de ekonominin toparlanma sürecine işaret ediyor.
TÜRKİYE EKONOMİSİNE GÜVEN ARTIYOR
CDS’in düşüşü, Türkiye ekonomisinin dış borçlanma maliyetlerini azaltarak daha düşük faiz oranlarıyla finansman sağlayabileceği anlamına geliyor. Bu durum, yatırımların artmasını ve ekonomik büyümenin hızlanmasını destekleyecek önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Türkiye’nin kredi risk primindeki bu tarihi düşüş, ekonomi yönetiminin etkin politikalarının uluslararası arenada yankı bulduğunu gösteriyor. Uzmanlar, sürdürülebilir büyüme için istikrarın devam etmesinin kritik öneme sahip olduğunu vurguluyor.
