Borsada Küçük Yatırımcıya Notlar -1

Borsa, ekonomik rüzgârların en hızlı estiği yerlerden biridir. Kimi zaman fırtına olur, kimi zaman durgun bir göl gibi sakin… Ama her daim dikkat ve özen isteyen, sabırsızları ve hayalperestleri sınayan bir piyasadır. Bu köşede, küçük yatırımcının en çok ihtiyaç duyduğu üç temel kavram üzerinden ilerleyeceğiz: bilgi, sabır ve psikoloji.

Bilgi: “Her Hissenin Bir Hikayesi Vardır”

Borsaya ilk adımını atan birçok küçük yatırımcı, kulaktan dolma bilgilerle, sosyal medyada parlatılmış hisselerle yola çıkar. Bilgi en büyük güçtür. Eğer bir hissenin ismini 2 TL’de değil, 3 TL’de değil de 15 lirada duyuyorsanız şüphe ile yaklaşın. Sistem bu hisselerde mağdur olan yatırımcı ile dolu. İşin komiği mağdur olanlar mağduriyetlerini gidermenin yollarını başka bir hissede birçok mağdur yaratmış, hapis cezası almış, SPK yasaklısı olan kişilerde aramaktadır.  

 Oysa her hisse senedinin bir şirketi, her şirketin bir web adresi, her şirketin bir mali yapısı ve faaliyet alanı vardır. Hangi sektörde? Karlılığı sürdürülebilir mi? Borç yükü fazla mı? Bu sorulara yanıt vermeden yapılan her yatırım, aslında tahmin oyunu oynamaktan farksızdır.

Yatırım kararı verirken, şirketin bilançosuna, faaliyet raporuna ve sektörüne bakmak bir zorunluluk değil, bir sorumluluktur.

Sabır: “Zenginlik Bir Gece Gelmez”

Borsa, “kısa yoldan köşe dönme” hayalini besleyen bir mecra değil, uzun vadeli birikimlerin değerlendiği bir yerdir. Küçük yatırımcılar, günlük al-satlarla kazanç elde etmeye çalışırken çoğu zaman hem fırsatları kaçırır hem de zarar eder. Oysa doğru hisseye, doğru zamanda yapılan yatırım sabırla beklenirse, meyvesini verir. Eğer ki yukarıda “Bilgi” bölümünde anlattığımız konulara vakıf olursanız ve ısrarlar belirlediğiniz hissede alımlara devam ederseniz, hedeflerinize ulaşmanız kaçınılmazdır.

Unutmayın: Warren Buffett bile “10 yıl tutmaya razı olmadığınız bir hisseyi 10 dakika bile tutmayın” derken boşuna söylemedi.

Psikoloji: “Panikleme, Manipülasyona Kapılma”

Borsada fiyatlar yükselir, düşer. Bu doğal bir süreçtir. Ancak yatırımcının ruh hali, fiyatlardan daha değişkendir. Küçük yatırımcıların en büyük düşmanı, panikle satmak ya da coşkuyla almak eğilimidir. Oysa başarılı yatırımcılar, sürü psikolojisine kapılmayan, kendi analizine güvenen kişilerdir.

Ayrıca sosyal medyada dolaşan “alım-satım sinyallerine” de dikkat etmek gerekir. Gerçek yatırımcı, başkasının önerisiyle değil, kendi aklıyla karar verir.

Borsa, bilgiyle, disiplinle ve sağduyuyla yaklaşıldığında küçük yatırımcının da büyümesine olanak tanır. Fakat bunun yolu, sabırlı olmaktan, öğrenmeye açık kalmaktan ve duygularını kontrol edebilmekten geçer. Unutmayın, küçük sermayelerle başlayan nice başarı hikayesi vardır. Önemli olan, bu yolculuğa akıllıca çıkmaktır.