Borç krizi derinleşiyor: Faiz, icra ve batık kredi rekor seviyede

Ekonomideki durumu “borç ve faiz düzeni” olarak tanımlayan Gülcan Kış, “Vatandaş, en temel ihtiyaçlarını bile krediyle karşılıyor. Emekli maaşı yetersiz, gençler borçla hayata tutunmaya çalışıyor, çalışanlar ise icra takibine düşüyor. Ancak Saray’da bu durumla kimsenin ilgisi yok” diyerek sert eleştirilerde bulundu.

VATANDAŞIN BORCU 5 TRİLYON SINIRLARINA YAKLAŞTI

Bireylerin bankalara ve finans kuruluşlarına olan toplam kredi ve kredi kartı borcu 4 trilyon 726 milyar liraya ulaştı. TOKİ ve varlık yönetim şirketlerine olan borçlarla birlikte toplam borç miktarı 4 trilyon 885 milyar liraya çıkarak kaygı verici bir seviyeye ulaştı. 2024 yılı başından bu yana borçlardaki artış 788 milyar lira olarak kaydedildi.

Gülcan Kış, “Ekonomiyi rasyonelleştirmeyi vaad ederek halkı borç içinde bırakmayı başardılar. Bu halka rasyonel yoksulluk, Saray’a ise rant düzeni teslim edildi” diye konuştu.

BATIK KREDİLER ARTARAK DEVAM EDİYOR

Bankaların icra takibine aldığı bireysel kredi ve kredi kartı borçları şu anda 177,3 milyar liraya yükseldi. Yıl başından bu yana batık kredilerde yüzde 58,7 oranında bir artış yaşanırken, icra dairelerine açılan yeni dosya sayısı da büyük bir artış gösterdi. 2025’in ilk 6 ayında icra dairelerine 4 milyon 711 bin yeni dosya gelerek toplam dosya sayısı 23 milyon 817 bine ulaştı.

Kış, “Günde binlerce kişi icralık hale geliyor. Mersin sokaklarındaki her vatandaşın cebindeki borç kâğıdı Saray’daki gösterişe akıyor” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’de adalet, ekonomi ve alın terinin karşılığı yok. Ancak zam, faiz ve icra var! Halk, yoksulluk içinde kıvranırken, Saray’ın lüksü hiç bitmiyor” diye ekledi Gülcan Kış.

YÜKSEK FAİZLER KİMİN CEBİNİ DOLDURUYOR?

Son aylarda bankaların uyguladığı faiz oranları ciddi şekilde yükseldi. İhtiyaç kredisi faiz oranları yüzde 70,89, ticari kredi faizleri ise yüzde 63,95 seviyelerine ulaştı. Vatandaş yüksek faizle borçlanırken, Hazine borcun faizine yönelmiş durumda. İç borçların toplam faiz yükü 7 trilyon 166 milyar lirayı aştı.

Gülcan Kış, “Bu sistemde vatandaş faize çalışıyor, üreticiler icralık hale geliyor ve ülke borç içinde sıkışıp kalmış durumda. Saray saltanatının devam etmesi için herkes borçlu” diyerek hükümeti eleştirdi.

KONUT SEKTÖRÜNDE BÜYÜK SIKINTI YAŞANIYOR

Artıkça yükselen faiz oranları konut sektöründe ciddi bir duraksama meydana getirdi. Alım talepleri erteleniyor, müteahhitler yatırım yapmaktan kaçınıyor ve yabancılar konut alımını neredeyse tamamen durdurdu. Ekonomi yönetiminin yüksek faiz politikası, barınma krizi sorununu daha da derinleştiriyor.

Kış, “Mehmet Şimşek’in uyguladığı politikalar, konut almak isteyenlerin hayallerini yıktı ve barınma hakkını lüks bir ihtiyaç haline getirdi. Halkın ev sahibi olması neredeyse imkânsız hale geldi; faiz lobisi kazandı, Saray ise durumu izliyor” dedi.

İKTİDARDAN İÇİNDEKİ GÜÇ MÜCADELESİ

Faiz politikası etrafında yaşanan tartışmalar, ekonomi yönetimi içindeki gruplar arasındaki çatışmaya dönüştü. Özellikle Mehmet Şimşek’in ekonomi modeli, iktidar içindeki güç mücadelelerinin merkezine oturdu. Ancak asıl gerçek, halkın her geçen gün daha fazla borç ve faiz yükü altında kalmasıdır.

GÜLCAN KIŞ’TAN SARAY YÖNETİMİNE ELEŞTİRİLER

CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, Saray yönetiminin ekonomi politikalarını yeniden gündeme taşıyarak şu ifadeleri kullandı:

“AKP merkezinde çarklar dönerken, faiz politikasındaki çelişkilerin Saray’ın içinde yaşandığını görüyoruz. Mehmet Şimşek’in piyasalara yönelik vaatleri artık inandırıcı değil. Halk hâlâ faiz ve borç yükü altında. Bu kısır döngü, halkın eğitim, sağlık ve barınma sorunlarını çözmez.”

Kış ayrıca, “Halkın sırtındaki borç yükü artarken, Saray’daki kargaşa ülkeyi iflasa sürüklemekte. Ekonomiyi ayakta tutan değil, rantı kimin kontrol edeceğini tartışan bir anlayışla bu krizler çözülmez. Biz halkın menfaatleri için buradayız; Saray ise kendi çıkarlarının peşinde” diyerek tepkisini yineledi.