ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, IDEF 2025 hakkında yaptığı açıklamada, yapay zekanın ASELSAN’ın operasyonlarına entegrasyonuyla birlikte bir yıl içinde 25 milyon dolar tasarruf elde edildiğini vurguladı. Akyol, ürünlerin yapay zeka ile donatılması için geniş kapsamlı çalışmalar yapıldığını ifade etti. ASELSAN’ın uluslararası iş birlikleri ve teknoloji yatırımları aracılığıyla dünyaca tanınan bir savunma devi olmaya kararlı olduğunu belirtti.
Milli Savunma Bakanlığı’nın ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı’nın desteğiyle düzenlenen ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’nın yönetiminde gerçekleştirilen IDEF 2025, Anadolu Ajansı’nın “Global İletişim Ortağı” olarak yer aldığı bir etkinlik olarak öne çıktı. Fuara ASELSAN, büyük bir katılımla damga vurdu.
Akyol, Anadolu Ajansı muhabirine verdiği bilgilerde, ASELSAN’ın ilk kez 1993 yılında yalnızca 8 ürünle katıldığı IDEF’te bu yıl 7 bin metrekarelik alanda 300’den fazla ürünle yer aldıklarını açıkladı. “Son 30 yıl içinde ASELSAN, Türkiye’nin teknoloji öncüsünden küresel bir savunma sanayi şirketine dönüşüm geçirdi. Fuarın ilk 5 gününde 91 ülkeden 250 yabancı heyeti ağırladık; 9 ülkeyle 15 farklı anlaşma imzaladık. Bu durum, ASELSAN’ın dünya genelinde yürüttüğü faaliyetleri net bir şekilde göstermektedir. ASELSAN, 25 farklı ülkede operasyon yürütmekte ve ürünleri 90’dan fazla ülkede kullanılmaktadır. Borsa İstanbul’da Türkiye’nin en değerli şirketi ve Avrupa’nın en değerli 8 firmasından biri konumundadır.” dedi.
Altyapı yatırımları artarken, üretim sayıları milyonlarla ifade ediliyor
Akyol, son dönemlerde yoğun bir yatırım sürecine girdiklerini belirterek, ASELSAN’ın kapasitesini son iki yılda yüzde 40 artıracak yatırımların tamamlandığını ve her yıl 200 milyon doların üzerinde altyapı yatırımı sürdüğünü ifade etti. Mevcut altyapı ve üretim tesisleri için yaklaşık 1,5 milyar dolarlık bir yatırım sürecinin devam ettiğini vurgulayan Akyol, bu yatırımların oyun değiştirici teknolojilerin üretiminde önemli rol oynadığını aktardı.
Akyol, “ASELSAN, uzun yıllara dayanan deneyimi ile seri üretim konusunda önemli bir birikime sahiptir. Şimdiye dek Türk Silahlı Kuvvetleri ve uluslararası kullanıcılar için 2 milyonu aşkın ürün teslim ettik. Hava araçlarına 10 binin üzerinde aviyonik ekipman, 13 binin üzerinde radar ve 20 bin civarında güdümlü mühimmat teslim edilmiştir. Ayrıca haberleşme ürünlerimizin sayısı da milyonu aşmıştır.” dedi.
Akyol, her yıl 1000’den fazla yeni istihdam yarattıklarını, ASELSAN ile iş birliği yapan 3000’e yakın KOBİ’ye yılda 2 milyar dolardan fazla sipariş verdiklerini ve bu sayede tedarik zincirini güçlendirdiklerini ifade etti. ASELSAN, gelirinin yüzde 7’sini Ar-Ge çalışmalarına ayırmakta ve üretim kapasitesini yeni teknolojilere uyumlu hale getirmek için büyük çaba harcamaktadır.
Çelik kubbe konsepti ve yapay zeka entegrasyonu gelecek vizyonunu şekillendiriyor
Akyol, yeni nesil tehditlerin analizi üzerine geliştirilmiş olan “Çelik Kubbe” konseptine değinerek; hava savunma, radar ve iletişim yeteneklerinin entegre edilmesi neticesinde bu yapıların operasyonel alanda kullanılmaya başlandığını ve daha fazla ürünün envantere dahil edilmesine yönelik çalışmaların sürdüğünü belirtti. “Yeni tehditleri bertaraf etmek amacıyla Çelik Kubbe’nin entegre edilen birçok unsuru mevcut. Teslim edilen unsurlar şu anda kullanılıyor ve daha fazla ürün envantere girecek.” açıklamalarında bulundu. Ayrıca, NATO’nun Avrupa’nın hava savunma mimarisini belirlemek için yaptığı ihale sürecinde ASELSAN’ın da yer almasının uluslararası alanda hükmünü gösterdiğini vurguladı.
Akyol, yapay zekayı ASELSAN’ın süreçlerinde yatay bir teknoloji olarak gördüklerini ve harp sahasını “fiziki”, “elektromanyetik” ve “bilişsel” olmak üzere üç katmanda değerlendirdiklerini aktardı. “Fiziki katmanda Çelik Kubbe gibi unsurlarımız mevcut; elektromanyetik katmanda EJDERHA ve KORAL gibi ürünler bulunuyor. Bilişsel katmanda ise yapay zeka destekli çözümlerimiz yer alıyor. ASELSAN’a yapay zekayı entegre etmemiz sonucu 25 milyon dolardan fazla tasarruf sağlamayı başardık.” dedi.
Akyol, aynı zamanda kuantum teknolojileri alanında dünya ile eş zamanlı olarak ilerleyen araştırma laboratuvarlarının bulunduğunu ve bu alanda Endonezya’ya verdiği firkateyn ve KAAN tedarik anlaşmalarının ASELSAN için gurur kaynağı olduğunu kaydetti. “Bu platformların elektronik sistemlerinin sağlayıcısı olmanın ayrı bir gururu var.” diyerek sözlerine son verdi.