• ALTIN (TL/GR)
    4.817,74
    % 0,15
  • AMERIKAN DOLARI
    41,2961
    % 0,35
  • € EURO
    48,3619
    % 0,55
  • £ POUND
    55,8848
    % 0,42
  • ¥ YUAN
    5,8540
    % 2,36
  • РУБ RUBLE
    0,4915
    % 0,46
  • BITCOIN/$
    112.201
    % -0,70
  • BIST 100
    10.486,09
    % 0,35

Keban Barajı, yarım asrı geride bırakarak Türkiye’nin hidroelektrik üretiminin yaklaşık yüzde 8’ini sağlıyor.

Keban Barajı, yarım asrı geride bırakarak Türkiye’nin hidroelektrik üretiminin yaklaşık yüzde 8’ini sağlıyor.

Yıllık 6,6 milyar kilovatsaat üretim kapasitesine ve 1330 megavat kurulu güce sahip olan Keban HES, Türkiye’nin enerji arz güvenliğinde önemli bir rol oynamaktadır.

Keban HES, işletmeye alındığı dönemde Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 31’ini tek başına karşılayabiliyordu. Günümüzde de ülkenin en büyük üçüncü hidroelektrik santrali olma özelliğini korumaktadır. Devlet Su İşleri (DSİ) verilerine göre, Keban Barajı işletme süresi boyunca toplamda 287 milyar kilovatsaat elektrik üretimi gerçekleştirmiştir.

Yenilenebilir enerji danışmanı Taner Ercömert, Keban Barajı ve HES’in Türkiye’nin enerji üretimindeki stratejik önemini şu sözlerle değerlendirmiştir: “Keban HES, 1974 yılında işletmeye alındığında ülkenin elektrik üretim kapasitesi 13,5-14 milyar kilovatsaat seviyesindeydi ve o zamanlar Türkiye’nin en büyük elektrik üretim tesisi konumundaydı. Keban HES, yıllık 4-7 milyar kilovatsaat arasında değişen üretimiyle ülke elektrik üretimine büyük katkı sağladı.”

Keban HES’in Türkiye’nin elektrik üretiminde hâlâ önemli bir rol oynadığına dikkat çeken Ercömert, “Türkiye’de üretilen hidroelektrik enerjinin yaklaşık yüzde 7-8’i Keban HES’ten sağlanıyor, santralin ülke toplam elektrik üretimine katkısı ise yüzde 1,5-2 civarındadır.” bilgisini de paylaşmıştır.

Ercömert, Keban Barajı’nın bölgedeki tarım, sulama ve içme suyu temini açısından da büyük öneme sahip olduğunu vurgulayarak, bu tesisin Fırat Nehri üzerinde ana havza barajı olarak hizmet verdiğini belirtmiştir. Enerji üretiminin yanı sıra bölgedeki sulama ve içme suyu temininde de kritik bir rol oynamaktadır.

Fırat Nehri’nin elektrik üretim regülasyonunun Keban’dan başladığını ifade eden Ercömert, baraj üzerine kurulan yüzer güneş enerjisi santralinin (GES) de enerji üretimine katkı sağladığını kaydetmiştir.

Ercömert, Türkiye’deki hidroelektrik santrallerinin enerji arz güvenliğindeki önemine de değinerek, “HES’ler 2024’te üretilen elektriğin yüzde 21,5’ini, 2025’in ilk sekiz ayında ise yüzde 18,2’sini üretti. Bu veriler, HES’lerin ülke elektrik üretiminde önemli bir yer tuttuğunu göstermektedir.” değerlendirmesinde bulunmuştur.

Keban Barajı ve HES, hidroelektrik enerjinin yanı sıra güneş enerjisi üretimiyle de Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedeflerine katkı sağlamaktadır.

DSİ verilerine göre, Keban Barajı Türkiye’deki su toplama havzasının yaklaşık yüzde 70’ini kontrol etmekte ve akış aşağısındaki GAP barajlarına düzenli su sağlamaktadır. Barajda oluşan 31 milyar metreküplük göl, 125 kilometre uzunluğa ve yer yer 18 kilometre genişliğe ulaşmaktadır. Bu göl, balıkçılık, turizm ve ulaşım gibi ekonomik faaliyetleri de mümkün kılmakta, ayrıca ülkenin ilk yüzer GES’ine de ev sahipliği yapmaktadır.

Yüzer GES’in yaklaşık 1 megavat kurulu güce sahip olup yıllık 1,8 milyon kilovatsaat elektrik üretmesi planlanmaktadır. Üretilen enerjinin, Kuzova Pompaj Sulama Sistemi’nin elektrik ihtiyacını karşılayarak 7 köydeki 4 bin 783 hektarlık tarım arazisinin sulamasına katkı sağlaması beklenmektedir.

Gelecekte, Keban Barajı’ndaki GES kapasitesinin artırılması ve benzer projelerin diğer barajlarda uygulanması planlanmaktadır. Ülke genelindeki 944 barajın yüzde 10’unda yüzer GES kurulması durumunda Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 25’inin karşılanabileceği öngörülmektedir.

Söz konusu proje, Türkiye’nin yenilenebilir enerji üretiminde önemli bir adım olarak öne çıkmakta ve sürdürülebilir enerji çözümlerine katkı sağlıyordur.

YORUMLAR YAZ