• ALTIN (TL/GR)
    4.805,44
    % -0,53
  • AMERIKAN DOLARI
    41,3074
    % 0,26
  • € EURO
    48,2677
    % 0,46
  • £ POUND
    55,7761
    % 0,32
  • ¥ YUAN
    5,8543
    % 2,26
  • РУБ RUBLE
    0,4861
    % -0,22
  • BITCOIN/$
    114.710
    % 1,44
  • BIST 100
    10.603,36
    % 0,16

Bakan Kurum: İklim krizi Türkiye için net bir tehdit anlamına gelmektedir.

Bakan Kurum: İklim krizi Türkiye için net bir tehdit anlamına gelmektedir.

Bakan Kurum, Ankara’da düzenlenen İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu (İDUKK) toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Kurum, iklim krizinin dünya ve insanlık için en ciddi sorunlardan biri olduğunu belirtti. Bilimsel verilerin bu durumu açıkça ortaya koyduğunu vurgulayan Kurum, son 50 yılda yaban hayatı popülasyonunun yüzde 73 oranında azaldığını ve yaklaşık 1 milyon türün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti. Aynı zamanda, tatlı su kaynaklarının hızla azaldığını ve dünya nüfusunun yüzde 75’inin, yani her 4 kişiden 3’ünün su kıtlığı riski altında yaşadığını dile getirdi. Bu olumsuz tabloya rağmen, insanlığın her 10 dakikada 5 bin 900 ton plastik atık üretmeye devam ettiğinin altını çizen Kurum, açlıkla mücadele eden milyonlarca insan varken her gün yaklaşık 1 milyar öğün gıdanın çöpe gittiğini vurguladı. Kurum, iklim krizinin yalnızca raporlardaki verilerle sınırlı olmadığını, son 50 yılda hava, iklim ve su ile bağlantılı 11 binden fazla afet kaydedildiğini; bu olayların 2 milyonun üzerinde can kaybına ve 3.64 trilyon dolarlık ekonomik kayba yol açtığını söyledi.

Kurum, “Son yıllarda karşılaştığımız seller, orman yangınları ve kuraklıklar, ülkemizi ve halkımızı zor sonuçlarla karşı karşıya bırakmaktadır. İklim krizi, aşırı hava olayları sebebiyle her yıl 1500’e yakın sel vakasına neden olmaktadır. Şırnak Silopi’de 50.5 derece ile tüm zamanların en yüksek sıcaklık rekoru kırılmıştır. Azalan su kaynakları bizi su stresi yaşayan bir Türkiye haline getirmiştir. Barajlarımız su alarmı veriyorsa, zirai don çiftçimizin mahsulünü tehdit ediyorsa, yangınlar hızla yayılıp canımıza ve malımıza zarar veriyorsa, iklim krizi ülkemiz için uzak bir senaryo değil, yakın bir tehdittir. En son yaşanan olaylar bunun açık bir kanıtıdır.” dedi.

Kurum, 25 Haziran 2025 tarihi itibarıyla 18 ilde ormanlarımızın yandığını, can kayıplarının yaşandığını ve evlerin yıkıldığını vurguladı. “Yangınların çoğunun insan kaynaklı olduğu biliniyor, fakat iklim krizi bunun şiddetini artırmaktadır.” diyen Kurum, yangın sezonunun eskisinden daha uzun sürdüğüne dikkat çekti. Aşırı sıcaklıklar ve azalan nem, yangınların hızla büyümesine ve müdahaleleri zorlaştırmasına sebep olmaktadır. Bakanlık olarak yangın afetine hızlı bir şekilde müdahale ettiklerini ve İzmir’de yeni yerleşim alanlarının temellerini attıklarını aktardı.

Bakan Kurum, Türkiye’nin ilk İklim Kanunu’nu hayata geçirdiklerini belirtirken, 2021 yılında Paris İklim Anlaşması’nı onayladıklarını ve emisyon azaltım hedefini yüzde 21’den yüzde 41’e çıkardıklarını açıkladı. İki Yıllık Şeffaflık Raporu’nu yayımlayarak iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir adım attıklarını dile getirdi. Kurum, Türkiye’nin doğal kaynaklarını korumaya yönelik çalışmalar yaptıklarını ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimin artacağını ifade etti. Ayrıca, ulusal yeşil taksonomi çalışmalarına devam ettiklerini ve iklim projeksiyonlarını oluşturduklarını belirtti.

Bakan Kurum, toplantının ana gündeminin İkinci Ulusal Katkı Beyanı olacağını söyledi. Bu beyanın detaylarını 10-21 Kasım tarihlerinde Brezilya’nın Amazon bölgesindeki Belem kentinde gerçekleştirilecek COP 30 Taraflar Konferansı’nda dünya kamuoyuyla paylaşacaklarını belirtti. Ayrıca, COP31 kapsamında müzakerelerin değerlendirilmesi ile ilgili bilgiler vereceklerini ekledi.

YORUMLAR YAZ