ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret politikaları ve Fed’e yönelik baskıları, küresel piyasalarda doları zayıflatırken Çin yuanı sahneye çıkıyor. Pekin yönetiminin 2009’dan bu yana sürdürdüğü uluslararasılaşma çabaları, sermaye kontrolleri nedeniyle zaman zaman sekteye uğrasa da bugün yeni bir ivme kazanmış durumda.
yuanın yükselişi
Uluslararası ödemelerdeki payı hâlen yüzde 4 seviyesinde olsa da yuanın ticaretteki kullanım oranı yüzde 30’u aşmış durumda. Bu fark, Çin’in küresel ticaret ağında parasını daha etkin kılma kararlılığının göstergesi.
Çin yönetimi, yuanın dolaşımını artırmak için büyük bankalara özel kredi talimatları verdi, swap hatlarını genişletti ve dijital yuan ile yeni bir finansal altyapı kurdu. Yuan ödemeleri için geliştirilen CIPS sistemine bugün 1700’den fazla banka kayıtlı. İşlem hacmi her yıl hızla artarken, sistem Çin’in “SWIFT’e alternatif” projesi olarak görülüyor.
finansal pazarların açılımı
Pekin, uzun süredir korumacı tavrı nedeniyle yabancı yatırımcıların sınırlı erişimine izin verdiği finansal pazarlarını da kademeli olarak açmaya başladı. Bu kapsamda “dim sum” adı verilen offshore yuan tahvili ihracı rekor seviyelere hazırlanıyor. Bu adımlar, Çin’in küresel sermayeyi kendi finansal merkezlerine çekme planının parçası.
dolar–yuan rekabeti
Çin Merkez Bankası Başkanı Pan Gongsheng, son açıklamasında küresel finans sisteminin artık tek kutuplu bir düzenden uzaklaştığını belirterek, “Dolar, önümüzdeki dönemde yuan ile doğrudan rekabet etmek zorunda kalacak” ifadelerini kullandı.
Uzmanlara göre, doların hâkimiyeti kısa vadede kırılmayacak olsa da yuanın uluslararasılaşması ivme kazandıkça Asya merkezli yeni bir finansal blok güçleniyor.