ABD merkezli New York Post, dün yayımladığı kapsamlı bir haberde Kapalıçarşı’nın küresel kara para aklama ağlarının merkezlerinden biri haline geldiğini öne sürdü. Gazeteye göre, İstanbul’un tarihi ticaret noktası yalnızca turistik bir merkez değil; aynı zamanda Rusya, İran ve Venezuela gibi yaptırım altındaki ülkeler için bir “finansal geçit” işlevi görüyor.
250 Milyon Dolarlık Yasa Dışı Fon Tespit Edildi
Haberde, Şubat 2025’te Kapalıçarşı’da gerçekleştirilen operasyonlarda Başkan Yardımcısı’nın da aralarında bulunduğu 37 kişinin gözaltına alındığı ve 250 milyon dolarlık yasa dışı fonun açığa çıkarıldığı belirtildi.
New York Post, bu operasyonun “buzdağının yalnızca görünen kısmı” olduğunu iddia ediyor. Gazeteye göre, çarşıda faaliyet gösteren 93 paravan şirket aracılığıyla kara para aklama işlemleri yapılıyor ve bazı büyük Türk bankaları bu transferlerin bilerek ya da bilmeyerek parçası oluyor.
Yaptırımlı Altın – Petrol Takası
Haberde yer alan iddialara göre, sistemin merkezinde Venezuela’dan getirilen altın yer alıyor. Bu altınların yasal olarak rafine edilip geri gönderilmesi gerekirken, büyük kısmının Türkiye’de kalıp Rusya ve İran’dan yasa dışı petrol karşılığında takas edildiği belirtiliyor.
Bu zincirde Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki altın piyasalarının da aracı rolü oynadığı ifade ediliyor. Uzmanlar, bu mekanizmanın özellikle Ukrayna işgali sonrası ağır yaptırımlarla karşılaşan Rusya ekonomisini “ayakta tutan sistemin bel kemiği” olduğunu söylüyor.
Altınlar Atölyelerde Yeniden Eritiliyor
Makale, Kapalıçarşı’daki bazı küçük atölyelerde altınların yeniden eritilip yeni seri numaralarıyla sahte külçelere dönüştürüldüğünü öne sürüyor. Bu yöntemle menşei gizlenen altınların Londra emtia piyasalarına kadar ulaştığı ve yasal ticaret zincirine karıştığı iddia ediliyor.
Türkiye “Yeni İsviçre” Mi?
Gazete, Türkiye’nin son yıllarda çıkardığı “varlık barışı” yasaları sayesinde kara para sahipleri için bir “güvenli liman” haline geldiğini yazdı. Bu yasal düzenlemelerin, kaynağı sorgulanmadan nakit ve değerli varlıkların sisteme sokulmasına olanak tanıdığına dikkat çekildi.
Haberde ayrıca Reza Zarrab örneği hatırlatılarak, Türkiye’nin geçmişte de benzer altın-petrol takası mekanizmalarıyla gündeme geldiği anımsatıldı. Zarrab’ın ABD’deki davasında Halkbank üzerinden yapılan milyarlarca dolarlık işlemler, Washington’un Ankara’ya yönelik yaptırım ve dava baskısının da temel sebepleri arasında gösteriliyor.
Uzmanlardan Uyarı
Uluslararası suç uzmanı Prof. Louise Shelley, “Kapalıçarşı uzun zamandır kara para aklamanın merkezlerinden biri. Altın piyasası çok büyük ve polis genellikle müdahale etmiyor. Türkler bunun tamamen farkında” ifadelerini kullandı.
Transparency International’dan Dr. Oğuzhan Akın ise, “Uluslararası ticarette konteynerlerin yalnızca %5’i denetleniyor. Böyle bir sistemde kara para aklamak çok kolay” yorumunu yaptı.