• ALTIN (TL/GR)
    5.544,31
    % -0,50
  • AMERIKAN DOLARI
    41,9404
    % 0,35
  • € EURO
    48,7934
    % 0,67
  • £ POUND
    55,8604
    % 0,47
  • ¥ YUAN
    5,9469
    % 2,39
  • РУБ RUBLE
    0,5304
    % 2,15
  • BITCOIN/$
    115.204
    % 0,90
  • BIST 100
    10.941,79
    % 3,14

Fed, gelecek haftaki politika toplantısı öncesinde sınırlı veri ile yön bulmaya çalışıyor.

Fed, gelecek haftaki politika toplantısı öncesinde sınırlı veri ile yön bulmaya çalışıyor.

ABD federal hükümetinin Kongre’deki bütçe anlaşmazlığı nedeniyle 1 Ekim’de kapanmasının 25’inci gününe girmesi, ülke ekonomisinde kritik resmi verilerin akışını olumsuz etkiliyor.

Çalışma İstatistikleri Bürosu (BLS), haftalık işsizlik maaşı başvurularına dair verileri ve 3 Ekim’de açıklanması planlanan tarım dışı istihdam raporunu yayımlama fırsatını bulamadı.

BLS, enflasyon verileriyle ilgili olarak da geçen hafta için tasarlanan Üretici Fiyat Endeksi verilerini açıklamayı geçerken, dün tüketici enflasyonu verilerini gecikmeli olarak paylaştı.

Buna göre, ABD’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), eylül ayında aylık bazda %0,3, yıllık bazda ise %3 artış gösterdi. Çekirdek enflasyonda da aylık %0,2 ve yıllık %3 oranları gibi beklentilerin altında gerçekleşmeler yaşandı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, enflasyonla ilgili değerlendirmesinde, ABD Başkanı Donald Trump’ın ekonomi politikalarının piyasaları beklentilerin altında tuttuğunu ifade ederek, “Hükümetin kapalı kalmasını tercih eden Demokratlar, muhtemelen ekim ayı enflasyon raporunun yayınlanmamasına neden olacak ve bu durum işletmeler, piyasalar, aileler ve Fed için belirsizlik yaratacak.” dedi.

Alternatif verilere yönelme ihtiyacı doğdu

Resmi verilerin yokluğunda, ADP Araştırma Enstitüsü’nün özel sektör istihdam raporu ve Challenger, Gray & Christmas’ın işten çıkarmalara dair raporu gibi alternatif kaynaklardan yararlanarak istihdam piyasasıyla ilgili veriler arandı.

ADP raporuna göre, eylülde ABD özel sektör istihdamı, beklenen artışa rağmen 32 bin kişilik bir azalma kaydetti. Ocak-Eylül döneminde işverenlerin duyurduğu işten çıkarmalar, 946 bin 426 ile 2020’den bu yana en yüksek rakama ulaştı.

Fed’in Bej Kitap gibi saha raporları, son haftalarda tüketici harcamalarının bir miktar azaldığını ortaya koydu. BLS’nin son verilerine göre, ağustosta tarım dışı istihdam 22 bin kişi artış göstererek beklentilerin altında gerçekleşti ve işsizlik oranı %4,2’den %4,3’e yükseldi.

Fed yetkilileri, risk dengesi konusunda kaygılarını dile getirdi

Fed Başkanı Jerome Powell, geçtiğimiz hafta bir etkinlikte, hükümetin kapanması nedeniyle bazı verilerin geciktiğini ancak eyalet bazında işsizlik maaşı başvuruları ve ADP gibi verilere odaklandıklarını belirtti.

Powell, istihdama yönelik aşağı yönlü risklerin arttığını ve bu durumun risk dengesini etkilediğini vurguladı. Ayrıca, istihdam ve enflasyon hedefleri arasında bir gerilimin bulunacağını ve bu duruma yönelik risksiz bir politikaların mevcut olmadığının altını çizdi. Diğer Fed yetkilileri de, enflasyonun hala hedefin üzerinde kalmasıyla birlikte iş gücü piyasasındaki zayıflama arasında bir denge kurma noktasında fikir ayrılıklarının varlığına dikkat çekti.

Bazı yetkililer enflasyonun yüksek durmasının ve faiz indiriminin riskli olacağını belirtirken, bazıları iş gücü piyasasındaki yavaşlama neticesinde “temkinli faiz indirimleri” talep etmektedir.

Trump tarafından Fed yönetim kuruluna atanan Stephen Miran, faizlerdeki yüksekliğin hızla indirilmesi gerektiğini savunuyor.

Fed’in ihtiyatlı duruşunu sürdürmesi bekleniyor

Analistler, önemli ekonomik verilerin yayımlanmasındaki aksamaların, Fed’in ekonomik görünümü değerlendirip politika yönünü belirlemesini zorlaştırdığını ifade ediyor. Kısıtlı veri akışının Fed’in 28-29 Ekim tarihlerindeki para politikası toplantısında alacağı kararları belirsiz hale getireceğine dikkat çekiliyor.

Analistler, politika faizinin 25 baz puan indirilerek %3,75-4,00 aralığına çekilmesini bekliyor. Hükümet kapanmasının uzaması durumunda aralık ayındaki toplantı öncesi veri akışının daha da kritik olacağı vurgulanıyor.

“Tüketici fiyatlarındaki düşük artış, faiz indirimine olanak tanıyor”

Oxford Economics ABD Başekonomist Yardımcısı Michael Pearce, Eylül ayında tüketici fiyatlarının beklenenden az artmasının önümüzdeki hafta faiz indirimi için bir fırsat sunduğunu belirtti.

Ancak, enflasyonun gelecek yılın büyük kısmında %2’nin üzerinde, %3 civarında seyredeceği tahminleri yapılmakta. Bu sebeple, piyasanın 2026 için faiz indirimi beklentilerinin fazla iddialı olduğu ifade ediliyor. Pearce, Fed’in önümüzdeki yıl boyunca üç faiz indirimini gerçekleştireceğini öngördüklerini aktardı.

Vergilerin halen mal fiyatlarını artırdığı ve gümrük vergilerinin manşet enflasyona %0,4 puanlık katkı sağladığı tahmin ediliyor.

Pearce, iş gücü piyasasının iyileştiğine dair veri bulunmadığından önümüzdeki hafta yapılacak faiz indiriminin muhtemel görünümde olduğunu kaydetti. Ekonomideki aşağı yönlü risklerin azalmasıyla, enflasyon risklerinin Fed için daha fazla ağırlık kazanacağı belirtiliyor.

“İş gücü piyasasında aşağı yönlü riskler mevcut”

American Enterprise Institute (AEI) kıdemli uzmanı Steven Kamin, verilerin düşük gelmesine rağmen yıllık %3 oranındaki enflasyonun hala Fed’in hedefinde %2’nin üzerinde olduğunu belirtti.

Dört yılı aşkın süredir bu hedefin tutturulamadığını ifade eden Kamin, tarife kaynaklı fiyat artışlarının ne zaman gerçekleşeceği ve enflasyon beklentilerinin istikrarlı kalıp kalmayacağı konusunda bir belirsizlik olduğuna dikkat çekti.

Kamin, iş gücü talebinin zayıf göründüğünü ve işsizlik oranının artmamasının nedeninin de iş gücü arzındaki benzer zayıflık olduğunu belirtti. Fed’in gelecek hafta yeniden bir faiz indirimi yapmasını bekleyen Kamin, bu adımın enflasyonun kontrolden çıkmadığını ve iş gücü piyasasındaki risklerin aşağı yönlü olduğunu göstereceğini belirtti.

“Fed’in odağı zayıflayan iş gücü piyasasına kayıyor”

Fitch Ratings ABD Ekonomik Araştırmalar Başkanı Olu Sonola, son enflasyon verisinin Fed için bir rahatlama kaynağı olduğunu ve muhtemelen gelecek hafta faiz indirimi kararını etkilemeyeceğini ifade etti. Sonola, Fed’in önümüzdeki birkaç ay boyunca enflasyonun %3 civarında kalmasından memnun olacağını ve odaklanmanın zayıflayan iş gücü piyasasına kaydığını vurguladı.

Gelecek hafta gerçekleştirilecek faiz indiriminin “sigorta” amaçlı olabileceğini belirten Sonola, aralık ayı itibarıyla hükümetin yeniden açılmasının ve Fed’in istihdam verilerine dair daha net bir tabloya ulaşmasının beklendiğini ifade etti. Sonola ayrıca, ADP’nin özel sektör istihdam verilerine daha fazla önem verileceğini ve eyalet düzeyindeki işsizlik maaşı başvuruları gibi alternatif verilere ağırlık verileceğini belirtti.

YORUMLAR YAZ