Altın, küresel piyasalardaki tehlike sirenleri biraz susunca nefeslenmeye geçti. Jeopolitik tansiyonun sınırlı şekilde gevşemesi, rekor tırmanışın ardından fiyatları bir miktar geri çekti. Fakat Kapalıçarşı koridorlarında tablo hâlâ aynı: Bir el çay tepsisine uzanırken diğer el bozdur-bozdur altına uzanıyor.
Altın ve para piyasaları uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, gelgit halindeki fiyatları “sağlıklı bir düzeltme” olarak yorumluyor. Ona göre ekim ayının sert yükselişinin ardından yaşanan bu geri adım, yeni bir tırmanışın taşlarını döşüyor.
Yıldırımtürk’ün ekonomim.com’a yaptığı değerlendirmede altın adına tablo şöyle:
“Altının düşmesi için rasyonel bir sebep yok. Fed’in faiz indirim beklentisi sürüyor. Merkez bankaları tahvil satıp altın biriktiriyor. Rusya-Ukrayna savaşı sonlanmış değil. ABD’nin Venezuela’ya yönelik askeri hazırlıkları konuşuluyor. Böyle bir ortamda altına talep kesilmez; bu, yükseliş sonrası bir mola.”
4.380 Dolar Eşiği: “Üç Kez Çalınan Kapı Kırılır”
Altında küresel spot fiyatlar son dönemde 4.380 dolar seviyesini üç kez test etti. Yıldırımtürk’e göre bu kapı kırılırsa 4.500 dolar hedefi sahneye hızlı giriş yapabilir.
“Dünya bu kadar gerginken altın fiyatlarında sert düşüş beklemek hayal. Altın, diken üstünde olan bir gezegenin sigortası.”
Kapalıçarşı’da Yatırımcı Israrı
Kâğıt üzerinde fiyatlar gerilese de Kapalıçarşı’da kuyumcu tezgâhları hâlâ dolup taşıyor. Vatandaş hem olası jeopolitik sarsıntılara karşı güvence arıyor hem de yeni zirveler için “yer kapma” yarışında.




































































































