Gönüllü Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) katılımcı sayısı 10 milyonu aşarak, bireylerin uzun vadeli tasarruf bilincinin yıl geçtikçe güçlendiğini ve sistemin Türkiye ekonomisi için stratejik bir yatırım aracı haline geldiğini ortaya koyuyor.
Bireysel emeklilik fonları, otomatik katılım sistemi sayesinde bugün 2 trilyon liraya yaklaşan büyüklüğü ile Türkiye’nin en önemli uzun vadeli yatırım kaynaklarından birini teşkil ediyor.
Bu fonlar, sermaye piyasalarına istikrar kazandırırken, reel sektöre uzun vadeli finansman sağlamanın yanı sıra kamu maliyesi üzerindeki yükleri de hafifletiyor.
Katılımcıların %42’sini kadınlar oluşturuyor.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen, BES’in 22 yılda finansal sürdürülebilirliğin en başarılı örneklerinden biri haline geldiğini ifade ederek, “Bugün gönüllü BES’te 10 milyonu aşan katılımcı ile birlikte, Otomatik Katılım Sistemi (OKS) dahil 18 milyon katılımcıya ulaşmak yalnızca bir rakam değil, geleceğe güvenle bakan bir toplumun göstergesidir.” şeklinde konuştu.
BES’in, vatandaşların tasarruf bilinci ile ekonominin uzun vadeli istikrarı arasında güçlü bir köprü kurduğunu belirten Gülen, katılımcıların %42’sinin kadınların oluşturduğunu aktardı.
Bu oranın, devlet katkısının amacına uygun bir şekilde sistemin toplumsal kapsayıcılık misyonuna da hizmet ettiğinin bir göstergesi olduğunu vurgulayan Gülen, %30 devlet katkısının sistemin cazibesini artıran ve katılımcıların birikim motivasyonunu güçlendiren önemli unsurlardan birisi olduğunu kaydetti.
Gülen, “Devlet katkısı, vatandaşın tasarrufuna verilen stratejik bir destektir. Bu model sayesinde bireyler yalnızca kendi birikimlerini değil, kamu desteği ile büyüyen bir emeklilik fonunu da inşa ediyor. Katkının sürdürülebilirliği, sistemin uzun vadeli başarısının güvence altına alınmasını sağlıyor. Yıl sonuna yaklaşırken, katılımcıların bütçelerine uygun şekilde ek katkı payı yatırmaları, mevcut yılın devlet katkısı hakkını almak için kritik önem taşıyor.” dedi.
Gülen, 2022’de yapılan düzenleme ile 18 yaş altındaki bireylerin de BES’e dahil olabilmesinin, sistemin geleceğine yeni bir canlılık kazandırdığını belirtti.
1.5 milyonu aşkın genç ve çocuk adına açılan BES sözleşmeleri, ailelerin çocuklarının geleceği için uzun vadeli finansal planlama yaptıklarının bir göstergesidir. Gülen, “Gençlerin BES’e katılımı, sadece birikim değil, finansal farkındalık açısından da büyük bir kazanım. 18 yaş altı katılımlar, sistemin sürdürülebilirliğini artırarak tasarruf kültürünü erken yaşta yerleşmesine katkı sağlıyor. Hedefimiz, vatandaşlarımızın yalnızca emekliliğini değil, yaşam döngüsünün tüm aşamalarını finansal güvence altına alan kalıcı bir yapı oluşturmaktır.” ifadelerini kullandı.
Gülen, BES’in 22 yılda sadece sayılarla değil, yarattığı güven, istikrar ve finansal okuryazarlık bilinci ile Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına önemli katkı sağladığını vurguladı.



































































































