Küresel altın talebi yüzde 3 arttı

Dünya Altın Konseyi (WGC), 2023 yılı üçüncü çeyrek altın talebi raporunu açıkladı. Bu rapora göre, küresel altın talebi, tezgah üstü (OTC) işlemler dahil, üçüncü çeyrek itibarıyla yıllık %3 artışla 1313 tona ulaştı. Bu, çeyrek bazında şimdiye kadar kaydedilen en yüksek talep seviyesi olarak dikkat çekti. Bu talebin ekonomik değeri ise 146 milyar dolar olarak belirlendi.

Büyümenin nedeni, yatırım talebindeki artıştır. Üçüncü çeyrekte altın yatırım talebi hızla yükselerek 537 tona ulaştı. Jeopolitik belirsizlikler ve dolardaki zayıflık, yatırım eğilimlerini destekledi.

Merkez bankaları, üçüncü çeyrek süresince altın alımlarını artırarak toplam 220 ton net altın satın aldı. Bu miktar, ikinci çeyreğe göre %28 ve geçen yılın aynı dönemine göre %10 artış gösterdi. Yılın ilk dokuz ayında, merkez bankalarının net altın alımları 634 tona ulaştı; bu rakam, son üç yılın olağanüstü yüksek seviyelerinin gerisinde kalmasına rağmen 2022 öncesi dönemden oldukça yüksek bir seviyeyi temsil ediyor.

Öte yandan, dünya genelinde mücevher talebi üçüncü çeyrekte yıllık bazda %19 azaldı. Bu süreçte, küresel altın arzı da yıllık %3 artışla 1313 tona ulaşıp çeyrek bazında rekor seviyeye ulaştı.

“Fiyatlarda yukarı yönlü hareket mümkün”

WGC Kıdemli Piyasalar Uzmanı Louise Street, raporla ilgili yaptığı açıklamada, üçüncü çeyrek boyunca altın ons fiyatının 4 bin dolara doğru yükselmesinin, yıl boyunca talebi artıran faktörlerin gücünü ve kalıcılığını gösterdiğine dikkat çekti.

Artan jeopolitik gerilimler, sürekli enflasyonist baskılar ve global ticaret politikalarındaki belirsizlikler, yatırımcıların portföylerini daha dayanıklı hale getirmek adına güvenli liman varlıklarına yönelmelerini sağladı. Street, şunları söyledi:

“Altın için umut verici bir görünüm var. Zayıflayan ABD doları, düşen faiz beklentileri ve stagflasyon tehdidi, yatırım talebini artırma potansiyeline sahip. Altın bu yıl birbiri ardına rekorlar kırdı ve mevcut koşullar, fiyatlarda daha fazla yukarı yönlü hareket imkanı tanıyor. Araştırmalarımız, piyasaların henüz doygunluk noktasına ulaşmadığını ve altının stratejik olarak elde tutulmasının hala geçerli olduğuna işaret ediyor.”