Japonya Ekonomisinde Daralma Sinyali

Japonya ekonomisi, Cuma günü açıklanan verilerine göre, ihracattaki sert düşüş nedeniyle Mart çeyreğinde %0,2 oranında daralarak bir yılın ardından ilk kez daraldı.

Gayri safi yurt içi hasıla verileri, Reuters’ın anketine katılan ekonomistlerin beklediği yüzde 0,1′lik daralmaya kıyasla daha zayıf geldi.

Japonya’nın GSYİH’si yıllık bazda ilk çeyrekte yüzde 0,7 daralırken, Reuters anketinde beklenen yüzde 0,2′lik düşüşün de üzerinde gerçekleşti.

İhracat, ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret politikalarının neden olduğu belirsizliklerin Japonya’nın ihracat ağırlıklı ekonomisini etkilemesiyle GSYİH’den 0,8 puan düşerek çeyrek bazında %0,6 düştü. Ancak iç talep parlak bir noktaydı, aynı çeyrekte %0,6 büyüdü ve GSYİH’ye 0,7 puan ekledi.

Ancak yıllık bazda Japonya’nın GSYİH’si %1,7 büyüdü, 2023′ün ilk çeyreğinden bu yana en büyük genişleme ve dördüncü çeyrekte görülen %1,3′lük büyümeye kıyasla daha güçlü bir gösteri.

Japonya’nın GSYİH verileri, ülkenin ABD ile ticaret müzakereleri yürüttüğü ve iki taraf arasındaki ilk görüşmelerden henüz kesin bir anlaşma sağlanamadığı bir dönemde geldi.

Finansal hizmetler firması Monex Group’un uzman direktörü Jesper Koll, CNBC’ye yaptığı açıklamada, Japon şirketlerinin “içeride çok güçlü” olduğunu, bunun da iç talepteki artışı yansıttığını, ancak ihracatın zayıflık görmeye devam edebileceğini söyledi.

Zayıf yen’in Japonya’nın ihracatına rekabet avantajı sağladığını ancak bu avantajın, Japonya’ya kıyasla daha iyi satış sonrası hizmetlere sahip ve kaliteli olan Çin’in makine ve alet ihracatı tarafından “geriletildiğini” kaydetti.

Japonya’nın baş ticaret müzakerecisi Ryosei Akazawa, Cuma günü yaptığı açıklamada, ABD’nin gümrük tarifelerinin Japonya’nın birinci çeyrek GSYİH’si üzerinde kayda değer bir etkisi olmadığını söyledi.

Ancak ABD ticaret politikasının ekonomiye yönelik aşağı yönlü riskler taşıdığı konusunda uyardı ve hükümetin etkilenen firmaları desteklemek için “gerekli tüm adımları atacağını” söyledi.

Akazawa, iş ve ücretlerdeki iyileşmelerin ılımlı bir ekonomik toparlanmayı destekleyeceğini söylerken, tüketici güveni ve tüketimde devam eden fiyat artışlarından kaynaklanan risklerin devam ettiğini söyledi.

State Street Global Advisors Asya-Pasifik Ekonomisti Krishna Bhimavarapu, Japonya’nın GSYİH büyüme rakamının tahminlerinin altında kalmasına rağmen, iç talebin ”çok iyi” olduğunu söyledi.

Bhimavarapu, önümüzdeki aylarda ABD ile gümrük vergisi etkisini hafifletecek “makul bir anlaşma” yapılmasını bekliyor.

“Bütün bunlar, Japonya Merkez Bankası’nın bu yıl belki de 4. çeyrekte tek bir faiz artışı beklediğimizden, kesinlik ortaya çıkana kadar rahatça kenarda oturacağı anlamına geliyor” diye ekledi.

Japonya Merkez Bankası, 1 Mayıs’ta üst üste ikinci toplantısında faiz oranlarını %0,5′te sabit tuttu.

Japonya Merkez Bankası (BOJ), 13 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, ülke ekonomisinin bundan sonra yavaşlamasının muhtemel olduğu uyarısında bulunmuş , bunun dünya çapındaki ticaret politikalarının etkilerinden kaynaklanacağını belirtmişti.

BOJ, ”İşletmelerin sabit yatırımları ve hanehalkı tüketimindeki artan belirsizliklerin etkisi, ABD’ye yapılan ihracat hacmindeki düşüş ve Japonya’nın ihracat karlılığındaki bozulma da dahil olmak üzere olumsuz talep şokları bekleniyor” ifadelerini kullandı.

Merkez Bankası, ABD’nin gümrük tarifeleri politikasının hem Japonya’daki ekonomik faaliyetler hem de fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturacağını kaydetti.

Bu büyüme endişelerine rağmen merkez bankasının politika faizini artırmaya devam edeceği görülüyor. BOJ yönetim kurulu üyelerinden bazıları bankanın %2′lik enflasyon hedefinin gerçekleşmesinin muhtemel olduğunu ve ekonomik faaliyet ve fiyatlara ilişkin beklentilerin karşılanması halinde politika faizini artırmaya devam edeceklerini söylüyor.

Japonya’da enflasyon, BOJ’un yüzde 2′lik hedefini üst üste üç yıldır aşmış, en son Nisan ayında yüzde 3,6 seviyesinde gerçekleşmişti.

Ancak diğer yönetim kurulu üyeleri de görünümün belirsiz olduğu konusunda uyarıda bulunarak bankanın “görünümünden hem yukarı hem de aşağı yönlü sapma olasılığını incelemesi ve para politikasını uygun şekilde yürütmesi” gerektiğini söyledi.