MÜSİAD: Enflasyon ve döviz arasındaki fark sanayicilerin yükünü artırıyor.

MÜSİAD Başkanı Burhan Özdemir’den Enflasyon ve Dolar Açıklamaları

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Burhan Özdemir, enflasyonun düşürülmesi yönünde daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Özdemir, “Enflasyon ile döviz arasındaki makas, sanayicilerin omuzlarına binen bir yük.” ifadelerini kullandı.

Özdemir, İstanbul Finans Merkezinin katkılarıyla düzenlenen Anadolu Ajansı (AA) Finans Masası’nda gündemi değerlendirirken, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın (TCMB) aldığı önlemler doğrultusunda iş dünyasının bu duruma nasıl yanıt verdiği hakkında bilgi verdi. 2025’in ilk çeyrek verilerinde Türkiye’nin %2 büyüme kaydettiğini belirten Özdemir, bu büyümenin çoğunun hane halkı harcamaları ve inşaat sektöründen kaynaklandığını, bu durumun tüketim odaklı bir büyüme olduğunu ifade etti.

Özdemir, inşaat sektöründeki büyümenin ise özellikle deprem bölgesindeki yeniden yapılanma ile ilgili olduğunu ve bunun gerçek bir büyüme olarak değerlendirilmesinin zorluğuna dikkat çekti. “Bizim için hedeflenen büyüme oranları asla %4.5-5’in altına düşmemelidir.” diyen Özdemir, sıkı para politikasının uygulandığı dönemlerde büyümenin yavaşlayacağını ve bu durumun sürpriz olmadığını dile getirdi.

Ayrıca, “Ülkemizde özellikle enflasyonun, beklenen şekilde düşmemesi en önemli sorunlardan biri.” ifadelerini kullanan Özdemir, finansmana erişimin ve döviz piyasalarındaki politikaların da önemine değindi. TCMB’nin önümüzdeki dönemlerde politika faizini %50 civarında düşürmesini beklediklerini vurguladı.

Enflasyon ve Dolar Arasındaki İlişki

Özdemir, dünya genelindeki ekonomik zorluklara da değinerek, “Bu süreçten sadece Türkiye değil, tüm ülkeler etkileniyor.” şeklinde konuştu. Sanayicilerin dövizle ihracat yaparken, ürün maliyetlerinin TL olarak oluştuğunu ve bu durumun sanayicilere büyük bir yük getirdiğini ifade etti.

Özdemir, son birkaç çeyrektir ithalat miktar endeksinde bir artış yaşandığını, döviz üzerindeki baskı nedeniyle sanayicilerin ithal ürünlere yöneldiğini açıkladı. Kamu teşviklerine rağmen, döviz politikalarının sanayicilerin önünü kapattığını ve bu durumun ciddi bir sorun teşkil ettiğini belirtti.

Orta Vadeli Program Üzerine Değerlendirmeler

Orta Vadeli Program’ın (OVP) 2023’ün üçüncü çeyreği ile 2024’ün ikinci çeyreği arasında etkili bir yanıt verdiğini söyleyen Özdemir, OVP’nin disiplinli bir yapıya sahip olduğunu ve bu süreçte yaşanan küresel gerilimlerin etkilediğini belirtti. Özdemir, OVP’nin ciddiyetle devam ettirilmesi gerektiğini ve mali politikaları da göz önünde bulundurmanın önemine vurgu yaptı.

Ayrıca, OVP’nin yapı ve içerik açısından revizyona ihtiyaç duyduğunu, özellikle enflasyonun düşürülmesinin yanı sıra işletmelerin finansman ihtiyaçlarına yönelik de çözümler geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.

Özdemir, 2024 yılı için gözlemlenen vergi artışlarının, büyüme ve şirketlerin karlılığı arasındaki dengenin sağlanması gerektiğine işaret etti. Şirketlerin en büyük gider kalemlerinin işçi maliyetleri olduğunu, bu nedenle OVP’nin bu alanda da iyileştirmeler sunması gerektiğini vurguladı.

Sonuç olarak, sanayicinin ve işletmecinin, maliyetlerini yönetebilmesi için gerekli finansman desteklerinin sağlanması gerektiğini ifade eden Özdemir, iş dünyasının karşılaştığı zorlukları daha da etkili bir şekilde aşabilmesi için somut çözümler sunulmasının önemine dikkat çekti.