• ALTIN (TL/GR)
    4.348,30
    % -0,03
  • AMERIKAN DOLARI
    40,4670
    % 0,00
  • € EURO
    47,1614
    % 0,49
  • £ POUND
    54,2613
    % 0,02
  • ¥ YUAN
    5,6259
    % 0,34
  • РУБ RUBLE
    0,5138
    % 0,03
  • BITCOIN/$
    119.181
    % 0,49
  • BIST 100
    10.366,16
    % -0,04

GEÇTİĞİMİZ HAFTANIN ÖNEMLİ GÜNDEM VE VERİLERİ

GEÇTİĞİMİZ HAFTANIN ÖNEMLİ GÜNDEM VE VERİLERİ

TCMB Rezerv Verileri

Geçen hafta TCMB rezervlerinde yukarı yönlü hareket devam etti. Rezervler 1,8 milyar dolar artarak 166,2 milyar dolara yükseldi. 

7-11 Temmuz arasında yabancı yatırımcılar tahvil piyasasında 479 milyon dolarlık satış yaparken, hisse senetlerinde 178 milyon dolarlık alış gerçekleştirmiş. 

CARİ AÇIK

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Mayıs 2025 dönemi ödemeler dengesi istatistiklerini açıkladı. Mayıs ayında cari açık, hizmet gelirleri ve portföy girişleriyle beklentilerin altında kaldı. 825 Milyon dolar olarak açıklanması beklenen cari işlemler hesabı Mayıs ayında 684 milyon dolar açık verdi. 

Hizmet gelirleri toplam 62,2 milyar dolar. Hizmet gelirleri içinde turizm gelirlerinin katkısı 49,2 milyar dolarla son bir yılın en yüksek seviyesine ulaştı. 

Finansman kalemlerine baktığımızda; doğrudan yatırımlarda 1,3 milyar dolar, portföy yatırımlarında 3,6 milyar dolar ve kredilerde 2,1 milyar dolarlık artış söz konusu. Mayıs ayında DİBS’lere (Devlet iç borçlanma senedi) 3,2 milyar dolar giriş dikkat çekiyor. Rezervlerde 13,5 milyar dolar artış var.

Önümüzdeki aylarda jeopolitik risklere bağlı olarak petrol fiyatlarındaki gelişmeler cari denge üzerinde etkili olacak, TCMB Blok sayfasında yayınlanan analize göre petrol fiyatlarının 10 dolar artması 2,6 milyar dolar ek açık yaratıyor Enerji fiyatlarındaki artış, uzun vadede reel sektörün kur riskini de olumsuz etkiliyor özellikle ulaştırma ve enerji sektörlerindeki kırılganlığın artmasına neden oluyor.  

Bütçe Dengesi

Bütçe dengesinde faiz giderleri önemli bir yer tutuyor.  İç borçlanma faizi olarak Haziran ayında ödenen rakam 277 milyar TL büyüklüğüne ulaşmış durumda. 2025 yılının ilk 6 ayında faiz harcaması 1 trilyon 110 milyar TL oldu. Faiz giderlerinde yüzde 93,5 oranında artış görülüyor. Giderlerde azalma olmasına rağmen yavaşlayan ekonomi gelirleri sınırlandırıyor. 2025 yılında bütçe açığının milli gelire oranının 3,1 olması hedeflenmişti ancak yüzde 4’e yaklaşması bekleniyor. 

Ticaret Satış Hacmi

TÜİK tarafından yayınlanan Mayıs ayına ait ticaret satış hacmi verilerine göre, Ticaret satış hacminde Mayıs ayında %3,3’lük güçlü bir artış var. Ekonomi 2. Çeyrekte daha güçlü bir görünüm sergiliyor. Mayıs ayında perakende satışlar %17,7, toptan satışlar %20 arttı. Perakende satış hacmindeki artışa baktığımızda iç tüketimin canlandığını görüyoruz.

Konut Satışları

Faiz indirimi beklentisiyle yılbaşından itibaren konut satışları canlanmaya başlamıştı 19 Mart sürecinden sonraki faiz yükselişi satışları sınırladı indirim beklentileriyle birlikte veride yeniden sınırlı bir artış var Haziran’da yıllık konut satışı %35,8 artarak 107.723’e ulaştı.  İpotekli konut satışları %112,6 artarak 14.484 oldu. Konut fiyatları ilk 6 ayda TÜFE’nin %3 altında ve reel kayıp sürüyor. 

KÜRESEL PİYASALAR

Küresel ekonomiler, Faiz politikaları, jeopolitik gelişmeler ve yapısal dengesizliklerin şekillendirdiği karmaşık bir dönemden geçiyor. Küresel piyasalar ise artan belirsizliklere rağmen dengede kalmaya devam ediyor. 

ABD’de teknoloji hisselerine olan talep zayıf dolara rağmen sürerken, Avrupa borsaları daha güçlü bir performans sergiledi. ABD’de bütçe ve cari açık dolar üzerinde baskı yaratırken, Bej Kitap verilerinin işaret ettiği durgun ekonomik faaliyetler, Fed’in yılın ikinci yarısında 0,25 baz puanlık faiz indirimi yapabileceği beklentisini artırdı. 

Öte yandan Avrupa’dan gelen zayıf TÜFE verileri Avrupa bölgesinde enflasyonun sorun olmaktan çıktığına işaret ediyor. Yıla başlarken 1’in altına inmesi beklenen Euro dolar paritesi, bütün bu gelişmelere paralel 1 ,18’in üzerine çıktı. ABD’den beklenenin altında gelen işsizlik maaşı başvuruları verisiyle tekrar parite 1,16 seviyelerine gerileyerek haftayı 1,1626 seviyesinde tamamladı. 

Trump FED’i faiz indirimine zorlamak için çeşitli politikalar üretiyor. Son günlerde FED’in kurumsal bağımsızlığına yönelik siyasi müdahale tartışmalarıyla gündemde. Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell’ı görevden alma yönündeki niyeti ve Fed’in merkez binası yenileme bütçesine ilişkin eleştirileri, merkez bankası bağımsızlığına gölge düşüren bir siyasi gerilim yarattı. Hukuki zeminde başkanın böyle bir yetkisi bulunmasa da Trump’ın söylemleri piyasalarda kurumsal güvene zarar verebilecek bir gelişme olarak algılandı. Trump, piyasadan gelen tepkiler üzerine tarifelerde olduğu gibi FED başkanıyla ilgili çıkardığı kaostan da geri adım attı. ABD Başkanı, 9 Nisan’dan beri tarifelerle ilgili aldığı kararlardan 12 kez geri adım atmış. Trump’ın Çin ve diğer ülkelerle sürdürdüğü tarife politikalarıyla ilgili söylemleri zaman zaman gerilimi tırmandırsa da piyasa bu hamlelerin büyük ölçüde pazarlık aracı olarak kullanıldığını ve olası vergi oranlarının %10–15 ile sınırlı kalacağını öngörüyor. Trump’ın yarattığı belirsizlik iklimi, yatırımcıların ticaret ve politika belirsizliklerine karşı önlem olarak ABD riskini azaltarak Almanya ve İngiltere gibi daha istikrarlı piyasalara yönelmesine neden oluyor.

YORUMLAR YAZ