Trump’ın gümrük vergilerinin faturasını kimler ödüyor?

Amerika Birleşik Devletleri 2025’te İthalat Rejimini Radikal Şekilde Değiştiriyor

Amerika Birleşik Devletleri, 31 Temmuz 2025 tarihinde Başkan Donald Trump’ın imzaladığı başkanlık kararnamesi ile yurtdışından gelen ürünlere uygulanan gümrük tarifelerinde önemli artışlar yaptı. Tarihinin en yüksek seviyelerine ulaşan bu yeni tarifelerin 7 Ağustos’tan itibaren yürürlüğe girmesi planlanmaktadır. Bu değişiklik ile Avrupa Birliği ve Güney Kore gibi ticaret ortaklarından gelen ürünler için gümrük vergisi yüzde 15’e çıkarken, Hindistan’dan gelen ürünler için bu oran yüzde 25, Güney Afrika için yüzde 30 ve Kanada için ise yüzde 35 olarak belirlenmiştir.

Çin ile devam eden ticaret gerilimleri hala çözüme kavuşmuş değil ancak Trump, Pekin ile mevcut tarifeleri dondurma eğilimi gösteriyor. Bu durum, Çin’in Amerika’ya yaptığı ihracatın büyük bir kısmının, yüksek gümrük vergilerine tabi olacağı gerçeğini değiştirmiyor.

“Bu yeni tarifeler kimin bütçesini etkiliyor?” sorusu henüz netlik kazanmadı. Ekonomistler çoğunlukla bu yükün Amerikalı tüketicilere yansıyacağını ve fiyatların artacağını öngörse de Trump ve destekçileri, bu maliyetin küresel tedarikçiler tarafından karşılanacağını savunuyor.

Ekonomi Tartışmalarının Gölgesinde

Güçlü bir ekonomik argüman sunan eleştirmenler, gümrük vergilerinin arttığında, dış tedarikçilerin fiyatlarının genellikle sabit kaldığını ve verginin doğrudan ürün fiyatlarına yansıtıldığını belirtiyor. Örneğin, 2019’da yapılan bir araştırma, gümrük vergilerinin ithal ürün fiyatlarına tamamen yansıtıldığını ortaya koymuştu. Bu durum, Ferrari gibi bazı otomobil üreticilerinin fiyat artışlarına gitmesine neden oldu.

Ancak genel anlamda, tüketici fiyatları üzerinde beklenilen ölçüde bir artış gerçekleşmedi. Haziran ayında Amerika’da gıda ve enerji dışı tüketici fiyatları, önceki ay göre sadece yüzde 0,2 artış gösterdi ve bu oran, piyasa beklentisinin altında kaldı.

Yükü Şirketler Taşıyor

Deutsche Bank’ın araştırmalarına göre, bazı Amerikan şirketleri fiyat artışları yerine karlarından fedakarlık ederek bu artış yükünü üstleniyor. Örneğin, Nintendo, yeni oyun konsolu Switch 2’nin fiyatını belirli bir seviyede tutmayı başardı. Güney Koreli TIRTIR markası da yükün büyük kısmını üstleneceğinin sinyallerini verdi.

Ancak bazı yabancı firmalar ise fiyat artışlarına gitmek zorunda kalabilir. Citigroup’un analisti Kim Jin-Wook, Güney Koreli otomobil ihracatçılarının mevcut yüksek gümrük vergilerinin maliyetini üstlendiğini belirtti.

Yabancı tedarikçi firmaların bu kadar yükseklikle temkinli davranmalarının ardında, Amerikan tüketicisinin tepkisini dikkate almaları olduğunu söylemek mümkün. Yüksek enflasyon dönemi sona ermiş olsa da, Amerikalılar hala fiyatların pahalı olduğu kanısında. Bu durum yeni fiyat artışları için düşük bir tolerans oluşturuyor.

Yeni Dünya Düzenine Uyum Sağlamaya Çalışıyorlar

Yabancı şirketlerin mali yapıları son derece güçlü ve birçok firma, kısa vadede küçük kâr kayıplarına katlanmayı göze alıyor. Ancak bu durum, uzun vadede sürdürülebilir olmayabilir. Çünkü mevcut yüksek tarifeler altında kârlarını korumada zorluk çekecekler.